14 Şubat 2010 Pazar

10. GÜNÜMÜZ

Merhaba sevgili dostlar,

Bu sabah yine har zamanki saatte Şule' min yanına geldim. Birinci kapıyı geçip steril elbiseyi giyip, çantamızı falan bıraktığımız ara odaya girdiğimde kapının penceresinden bana bakan ışıldayan gözlerini gördüm. Hararetli bir el sallaşma olayından sonra acele ile ama pür dikkatle giyinerek odaya girdim...
Ohhhh Şulem yıkanmış, paklanmış. Temiz kıyafatlerini giymiş. Yeşil kurbağalı bandanasında takmış , kucağında bilgisayar blog unu okuyor.

Biliyorsunuz, dün Münih' den Annette , Derya ve Aylin gelmişti. Şule' ye onları anlattım, akşamın raporunu verdim.. Bu arada hemşiremiz geldi ve biraz oksijen bağlayacağını söyledi. Bu safhada konuşma imkanımız olmuyor. Ancak işaretle anlaşıyoruz.

Bir saate yakın bu işlem devam etti. Bittikden sonrada Şule biraz uyumak istediğini söyledi ve şimdi rahat rahat mışıldanıyor....

Bu arada Yalçın ve avenesi balkona geldiler. Biraz bakıştık, birazda telefonla konuştuk.. Onlar azıcık yürümeye gittiler." Azıcık" diyorum çünkü sadece 2,5 saat yürüyeceklermiş. Bu süre, onlar için, leblebi-çekirdek!!!!!!!! Onların, Alp'leri aşarak İtalya' ya yürümüşlükleri vardır.!!!!!

Yürüyüşden sonra yine buraya gelecekler. Yalçın ve Annette burada kalacak ben eve döneceğim. Belki çocuklarda benimle gelirler. Size balkon diye bahsediyorum, Şule daha önce yazmıştı. Bina nın bir duvarını boydan boya dolaşan kapalı bir balkon. Odalara bakan camekanların yanında oturmak için iskemleler var. Oda ile iletişimi telefon ile sağlıyorsunuz.. Camekan ise 2 veya 3 kat camlı. (tam seçemiyorum). Dışarıdaki sesi hiçbirşekilde duyamuyorsunuz. Penceresi falan yok. Jaluzisi de 2 kat camın arasında. Çok güzel düşünülmüş bir sistem. Balkona çıkınca, Şule' nin odasına ulaşana kadar, üç tane daha odanın önünden geçiyorsunuz. Eğer, hastaya bir tıbbi işlem yapılmıyorsa jaluzi daima açık oluyor. Onlara el sallaya sallaya önlerinden geçip, Şule' ye ulaşıyoruz.
Artık onlarla da kanka olduk.... En baştaki odadaki teyze devamlı dantel örüyor. Geçenlerde Yalçın bir kucak çiçekle eve geldi. "Ev, biraz eve benzesin diye çiçekleri aldım" dedi. Bende ona "istersen en baştaki odadaki teyze den biraz dantel örtü isteyeyim; televizyonun, bilgisayarın üzerine falan örteriz" diye şakalaşmıştık..
İkinci odadaki orta yaşlı amca devamlı bilgisayarda bişeyler yazıyor. Hergün çok sevecen bir şekilde selamlaşıyoruz.
Üçüncü odadaki teyze pek yüz vermiyor. Hep arkası dönük yatıyor. Pek keyfi yok galba.. Allah hepsine kolaylık ve sabır versin demekden başka elimizden birşey gelmiyor.
Bizden sonraki odada ise evlerden ırak 20 yaşlarında aslan gibi bir delikanlı var. O Şule' den sonra geldi. Oda Şule gibi. Çok canlı bakıyor hayata.

Şule hala uyuyor. Saatte 16.00 yaklaştı. Müsaade ederseniz biraz yan odaya geçip sandviçimi yiyeyim. Yarın tekrar görüşmek üzere...
Sağlıcakla kalın.
Alev

12 yorum:

  1. Size yaziyoduk ama bu tanimdan sonra :((

    YanıtlaSil
  2. şule selam
    bugün aziz valentine tarafından sevgililer günü imiş ..... ya yanlışbilmiyorsam valentine aziz falan deyil yani tanrısal bir durum yok sanırım milleti evlendirmiş .... e bu durumda bizim nikah memuru seyfullahda aynı imtiyazlara sahip .... bu durumda gün sevgililer günü nasıl olmuş bunu tartışmaya gerek yok, şimdi kapitalistlerin tüketimi körükleyeci fırsatçılığı falan yazıp entel muhabbetle konuyu dağıtmıyacağım :) .... ama günü sadeleştirip sevgi günü kabul ettim ve bunun fırsatı ile çevrende harelenen sevgi çemberinin küçük bir ışığı olduğumu billerek senin ve harendeki tüm ışıksaçanların sevgi günü kutlansın aziz seyfullah tarafından...... ikinci odadaki amca kızma hem yaşlı deyil ortayaşlı yazılmış buda olsa olsa yazım hatasıdır :))
    ................
    sevgi ile kalın
    erhan

    YanıtlaSil
  3. Canim Susum,
    Ay senden bir haftadir uak kalmis gibi oldum. Biz ailece Hawaii'ye gittik ama aklim, yuregim hep sende. Bir turlu cepten senin bloga giremedim.
    Vallahi meraktan catladim ama ilk gittigimiz gun bir baktik ki yanardagindan bosalan siyah donmus lavalarin uzerinde beyaz taslarla yazilar var. Bu yazilar nedir diye rehbere sorunca, onlar adak ve bazen karsiliksiz sevgillilerin dilekleri deyince, hemen aklima sen geldin. Ertesi gun Bahadir'i saat 5:30 kaldirip adanin en uc noktasina kimsenin gidemiyecegi bir yere gidelim, ben Sule'me dua edip bir lava adagi yapicagim dedim. Boylece kiralik bir Jeep'le uc saat sonra yollarin bittigi en guney noktaya gittik. Sana resimlerini cekip Facebook'una postaladim canim. Ben cok kuvvetli adak yaptim ve o taslari kimse yerinden kaldiramaz, http://www.facebook.com/photo.php?pid=3426697&id=805513432.

    Canim benim Hawaii'den gelir gelmez blogunu okudum, ve seni gulerek yataginda bilgisayara bakarken gorunce, tamam bu is tuttu dedim. Blogu ne kadar guzel akil ettiniz, yoksa vallahi catliyacagiz. Buket'i cok
    kiskaniyoruz..keske bizde gelebilsek ama Amerika cok uzak.

    Alev'cigim, vallahi boyle gun be gun yazman ne kadar mutlu ediyor bilemezsin. Adeta orada seninle yasiyoruz. Sen de bizim ablamiz gibi oldun. Sana ne kadar minnetkariz anlatamam. O dolmalarini ve boregini Susum iyilesince yeriz insallah.

    Susum, o tatli, gerginlesmis, guzellesmis yanaklarindan opuyoruz. Seni cok cok seven arkadasin

    ALEV A.

    YanıtlaSil
  4. Alev Abla,
    Yazdiklarina alistigim kadar, resimlere de alismisim....
    Susumu sanki goruyormusum gibi oluyor. Hergun daha canli, daha enerjik gorunuyor.
    Ellerin dert gormesin. Bizleri habersiz birakma :))
    Hepinizi cok optum
    Senem

    YanıtlaSil
  5. ikinci odadaki orta yaşlı amca diye yazan eğer hakikaten ikinci odadaki orta yaşlı amca ise:
    Çok yaşayasınız amcacığım gülmekten gözlerimden yaşlar geldi.
    Haldun

    YanıtlaSil
  6. Tünaydın,selamlar ne güzel haberler veriyorsunuz.Çok mutlu oluyorum.Alev,katdaki konuklar için bilgi vermişsin ama yetmez alt kat üst katdakiler kim?Aman şu alaman teyzeye sor bakalım?Ferzan'a mutfak takımı(raf ölçüleri bildiririm)yatak takımı ara dantelli olsun(ne demekse)örebilirmi?Parası neyse veririm.Herkese kızımın çeyizini alamanya da yaptırdım diye hava atarım.Yarın iyi haberler almak üzere.....

    YanıtlaSil
  7. Yazıyorum yazıyorum siberalemde kayboluyor yazdıklarım. Şuşucuğum, sen vazgeçmiyorsan ben de vazgeçmeden mesaj atmaya devam ediyorum. bakalım bunu gönderebilecek miyim.
    İyileşme haberlerini mutlulukla izliyorum. Alev'e de teşekkürler bizi habersiz bırakmama azmi için.
    Seni seviyorum canım.
    Petek

    YanıtlaSil
  8. Merhaba !!

    Cancagzım her gun guzel haberlerini sagolsun Alev abladan alıyorum. Ne guzel yazıyorsunuz Alev abla, benim diyen kose yazarlarına tas cıkarırsınız vallahi. Ben de bu vesile ile her gun Sulecigimi ziyaret etmis gibi oluyorum.

    Sana mesaj yazacagim, utangacligim tuttu.

    Mucks

    YanıtlaSil
  9. Alev Abla,

    Her gun yazarsın bir gun resim koymazsın herkes mahzun olur insan dedigin boyle nankor iste. Ben de kosnuyuverdim bir anda. Senin nasıl saf (pure)ve duzgun biri oldugunu bilmesem (tahmin etmesem) iskillenirdim de valla ama yok sen bize teknolojinin dumanısın tuten

    Sule'cim her gun aynı heyecanla acıyoruz blogunu ve her gun biraz daha sevinerek okuyoruz cosuyoruz ! Yanındayız inan bana ! Bu kadar insan elinden gelen gelmeyenle titriyor senin icin

    En candan sevgiler

    Haluk ve Ayla

    YanıtlaSil
  10. Fusya rengi tisort almaya gittiler onun icin bugun fotograf yok

    YanıtlaSil
  11. ikinciodadakiyasliadam,
    enbaştakiodadakiteyzeye söylesende,sanada bir dantel örse, sen o danteli üçüncüodadakiarkasıdönükyüzvermeyenteyzeye versen,o da arkasını tekrar dönerek düz hale gelse, keyfi de yerine gelse, hepberaber dantelleri televizyonların üzerine serseniz. gece yatmadan önce "televizyonunuzu kapatmayı unutmayınız" yazısı çıksa, istiklal marşı okunsa. Yani bütün bunların başlamadığı geçmişe geri gidilse, hayat bayram olsa

    YanıtlaSil
  12. Şuşum ve sevgili Alev Ablacım,

    Resim olmayınca gerçekten ben de kösüldüm:)) nankör insan oğlu hakikaten! ama yaşlı amcanın yorumu da doğru olabilir, fuşya rengi yoktu:)) Birtanem hergün güzel haberlerini almak, resimlerini görmek, kilometrelerce uzakta olsak bile çok yakınlaştırıyor bizi sana. Ziyaretine gelmişim, balkonda imişim gibi hissediyorum.. Geçmişe dönmeyelim, bir an önce gelecek zaman olsun, sen çok iyi ol ve yine hep birlikte olalım, kız cafelerine gidip, dedikodu yapalım istiyorum. Biliyorum az kaldı, herşey yakında hiç yaşanmamış gibi güzel olacak. Bu olanlardan kazancımız da sevginin gücüne daha da fazla inanmak oldu.. Çok öpüyorum ikinizi de... Merakla, sabırla, hasretle bekliyorum.. Müge (yine Melisa'nın profilinden girmişim:)

    YanıtlaSil