9 Mart 2010 Salı

9 Mart

Merhaba,


Evdeki yaşantımız rutin bir düzende gidiyor. Kurallara uymak zaten ister istemez internet dışında sosyalleşmeyi sınırlıyor. Ben de zaten önümüzdeki bu ayı sakin ve güç kazanmaya odaklanarak yaşamak istiyorum.


Sizleri blogda rutin haberlerle sıkmamak için beni bu süreç içersinde etkileyen kişilerden ve olaylardan söz etmek isterim.


Bugün bahsetmek istediğim kişi Chase Bank da aynı yıllar içersinde birlikte çalıştığımız arkadaşımız Mehmet Denizhan. Ben Mehmet’i inançlı, ağırbaşlı, efendi ve çok iyi futbol oynayan biri olarak bilirim. Bir kaç yıl once biricik kızı da benzer bir rahatsızlığa yakalanmıştı. Şimdi Allah bağışlasın Büşra lise sona geçmiş ve son derece sağlıklı.


Bir gün hastahanede odamda tek başıma yatarken kat sekreteri olan Türk asıllı Nermin hanım geldi ve ziyaretçileriniz var dedi. Kimler deyince “Mehmet Denizhan” tarafından gelmişler diyerek, odamın dışındaki kapalı balkona gelen ziyaretçilerimle pencereden iç hat telefon aracılığı ile görüştüm.


Gelen kişiler Mehmet’in Istanbul’dan arkadaşı Kadir ve eşi. Kadir’in eşi Köln de yaşıyormuş, dolayısıyla Köln’e gidip geliyormuş. Mehmet beni ziyaret etmelerini rica ederek bana verilmek üzere bir de not vermiş. Mehmet’in bana not yazdığı kağıt bizim o yıllarda Chase’ de “from the desk of” yazan antetli kağıtlarımızdandı. (Bknz bugünkü resim)


Mehmet’in iyi dileklerini yazdığı o not kağıdı beni nasıl uçurdu anlatamam. İnsan uzun sure bir odada çok uzun zaman geçirince ve günlük olayların dışında kalınca geçmişi hatırlamaya başlıyor. Çok uzun zamandır unuttuğu olayları hatırlıyor. Aklım taaa o yıllara gitti. Ben hep iyilerini hatırlıyorum!


Bu ziyaret benim için çok değerli bir motivasyonu oldu. Kendi kendime şunu dediğimi hatırlıyorum. “ Ulan Şule, seni hiç tanımayan insanlar, karı koca ,sen kalk taaa Köln’den arabaya bin ve sırf beni ziyarete Essen’e gel. Bir ihtiyacım olup olmadığını sor. Bu kadar seni tanıyan tanımayan herkesin sevgisini, ilgisini ve desteğini alırken, mutlaka olumlu düşünmeli ve iyileşmelisin yoksa yuh olsun sana “


Daha sonraki günlerde sıkıntılarımdan kendimi nereden nereye koyacağımı bilemediğim ve hiç bitmeyecekmiş gibi gelen günlerin bir gecesinde Mehmet’den gelen bir mail gördüm. Bana bu tür zor zamanlarda okumamı tavsiye ettiği bir dua yollamış. Şöyle;



"Allah'ım, senin ismine, malımı, dinimi ve nefsimi emanet ediyorum. Allah'ım, hükmüne beni razı kıl, kaderimde olanı bana mübarek kıl ki, te'hir ettiğinin acelesini, acele ettiğinin de te'hirini istemeyeyim. Nefsimin isyanını önle, teslimini sağla."


Bulunduğum durum ile duanın anlamını birleştirince, sabırsızlık gösterdiğimi düşündüm. DR’umda zaten hep sabır göstermem gerektiğini hepsinin bir zamanı olduğunu söyleyip duruyordu. Sanırım o günden sonra daha sakinleyebildim.


Mehmet’e:


Mehmet’cim bilmem bu satırları okuyormusun ama iznin olmadan senden bahsetmiş oldum. Gönderdiğin yüreklendirmeler için sana çok teşekkür ederim.



Bu arada Chase Bank gurubumuza değinmeden edemeyeceğim. 11 yıl kadar çalıştığım bu kurumdan çoooook şey kazandım. Kariyerimi, gelişimimi, mesleki tecrübemi ve doğru dürüst bankacılığı öğrendim. Ama en kıymetlisi çooooooook değerli dostluklar kazandım. Halen görüşüyoruz ve halen birbirimize sıkı bağlıyız. Ey Chase’liler ben dönünce toplanıyoruz, hazır olun!



Şule- The Chase Alumni

6 yorum:

  1. Şule'cim
    Seni çok özedim.Kac gundur giremedim bloga baktım ki sen yazmışsın. Harikasın, Allah bozmasin. çok öpuyorum kendine ve ordakilere iyi bak. SOnsuz sevgşler

    YanıtlaSil
  2. Demek ki farkına varmadan itilmiş bulunduğumuz hayat tarzından ara ara sıyrılabilmemiz gerekiyor.

    YanıtlaSil
  3. Şule'cim her gün yazmak istesem de bazen bu kadar duygu yogunluğu beni durduruyor , seni kutluyorum , ne diyeceğimi bilemiyorum , sen zaten hepimizin yerine herşeyi düşünüyor , ifade ediyorsun. Dualar tam tekmil devam, bu arada Liat vaziyetlerden çok memnun , yani herşey yolunda sevgili arkadaşım , seni ve ev sakinlerini kucaklarım , sevgiler Nilgün Pakkan

    YanıtlaSil
  4. EeeeeeVet bu kadar,okyanusları aşan Şule dere boğulmaz.Şimdi detoks programındasınız.Sağliklı besleniyorsunuz,dinleniyorsunuz,Alev'le kaynatıyosunuz,çoçukluk anılarınıza dönüyorsunuz.spor yapmayı unutmuyosunuz.Şule'cik İstanbul'a dönünce sizleri yoğun programlar bekliyor.Hangi birine yetişeceksin? Bütün dostların seni bekliyor.Bütün kurtlarını dökersin.Az kaldı ha gayret. hepinizi öpüyorum.

    YanıtlaSil
  5. arkadaşşşşşşş
    geciktim kusura bakma
    ama sor bakalım neden geciktim
    sana söz verdiğim tarhanaları kontrol ediyordum
    sonrada en iyi kakaodan yapılmış quertur çikolataların siparişini verdim
    çikolatalı sufle için
    ara sıcak olarak ne istersen sen yazarsın artık
    ama kırmızı şarap benden ona karıştırtmam
    bu kadar yağcılıktan sonra banada yazarsın dimi hehehe :)
    işin zor sen yazıları günde ikiye çıkart bence
    sağlıcakla kalın
    erhan

    YanıtlaSil
  6. Sulecim,canım; Okadar guzel yazmıssın kı,sankı senınle beraber o anıları yasar gıbı oldum.Arkadasının sana gonderdıgı o guzel duayı not defterıme yazdım.İnsana cok guzel dersler verıyor.Hakıkaten bazen o kadar ısyankar ve tatmınsız oluyoruz kı!Kımse halınden memnun degıl,hep bır sıkayet,hep bır bıkkınlık .Kımse halıne sukretmek ıstemıyor,kımse alttakılerın durumuna bakıp kendı durumunun ıyılıgıne sukretmıyor,hep ulasamadıgının kendınden usttekılerının nasıl olup da kendınden daha ustun oldugunu dusunup uzuluyor!!!!!!ınan kı herkes hep boyle.......Ama bu dua cok guzel.,cok dusundurucu......................sabretmek,bıkmamak ve devamlı sukretmek gerekıyor............. neyseeeeee bukadar cıddıyet yeter.!!!!!!!! Bu arada Bertan a saranlara seslenıyorum.kımse onu kızdıramaz,aksıne onu kızdırmak ısteyen hapı yutmus demektır,omur boyu bertanın cenesınden kurtulaaaamazzzzzzzzzzzzzzzzzzzzz.Allah kolaylık versın.......................Alevcım artık butun gucunu eve yemege vede pastalara vereceksın anlasılan,yazmayı da suleye devrettın!!!!!Ben de en kısa zamanda oraya gelmek ıstıyorum,o guzel yemeklerden tatmak ıcın!!!!!!!!!!!!sevgıler hepınızeeeeeeeeeee nur

    YanıtlaSil